2 Eylül 2021 Perşembe

Göç söyleşisi

 

Merhaba,

 

Çanakkale Düşünce Topluluğu olarak önümüzdeki hafta Çarşamba akşamı (15 Eylül) yapacağımız ikinci söyleşimizde “Göç” konusunu ele alacağız.

 

Bildiğiniz gibi söyleşilerimizin amacı hepimizi yakından ilgilendiren sorunlar üzerine konuşmak ve “anlamaya” çalışmak. Söyleşilerde ülkemizde düşün iklimine hakim olan “taraftar” kültürünün dışına çıkarak, tartışmanın taraflarının iddialarını ve bu iddiaların dayanaklarını öğrenmeye, sorunları tarihsel ve toplumsal bir çerçeve içinde değerlendirmeye çalışıyoruz.

 

4 Ağustos’ta gerçekleştirdiğimiz “Aşı Karşıtlığı” söyleşimizde olduğu gibi, söyleşilerimizi gerçekten “söyleşi” tarzında yürütüyoruz. Söyleşilerimizde konunun “uzmanı” sunum yapmıyor, “kolaylaştırıcı” katılımcılara sorular soruyor, herkesin düşüncelerini ifade etmesine yardımcı oluyor.

 

Şüphesiz birkaç saatlik bir söyleşide “göç” gibi devasa bir konu bütün yönleriyle ele alınamaz. Yine de konuyu “gündelik yaşamımızı” en çok etkileyen yönleriyle ele almaya çalışacağız. Bu durumda belki de sohbetimizin odağında “göçmenler” olacak.

 

Nasıl olmasın? Geçtiğimiz haftalarda banyo ve mutfak tadilatı için yolumuz sanayiye düştü. Kepez sanayide eşik için mermeri bir Suriyeli göçmen kesti, banyonun yıkımı sırasında ustanın yardımcısı ve mutfak tezgâhını yerleştiren de Afgan göçmeniydi.

 

Diğer yandan ilimiz coğrafi konumu nedeniyle göçmenlerin Avrupa’ya geçiş yollarından biri. Maddi durumu daha iyi olan göçmenler Çanakkale’de kol gücüyle çalışmak yerine, birkaç gün AVM’lerde, pahalı lokantalarda boy gösteriyor, sonra “karanlık gecelerde” Ayvacık sahillerinde gözlerden kayboluyorlar.

 

Son olarak göçmenlerin Avrupa Birliği’ne karşı bir “silah” olarak kullanılması meselesi var. Hükumet “kapıları açma” tehdidiyle batı dünyasını “hizaya” sokuyor. Hükumetin göçmenler sayesinde özellikle Avrupa Birliği nezdinde bir tür “dokunulmazlık” elde ettiğini söyleyebiliriz.


Elbette katılımcılar kendilerini bunlarla sınırlamak zorunda değil. Konunun katılımcıların daha çok ilgi duyacağı başka yönleri de tartışılabilir.  

 

Gördüğünüz gibi konuşulacak çok şey var. O halde işin aslını merak ediyorsanız, söyleyecek sözünüz varsa, gelin birlikte konuşalım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Osman hocamızı aramızdan ayrılışının 1. yıldönümünde anıyoruz

  Güncel toplumsal sorunlar üzerine söyleşiler düzenleyerek Çanakkale’nin entelektüel yaşamına katkıda bulunmak amacıyla oluşturduğumuz Çana...